Menu
Göz merceğimizin çeşitli sebeplerle saydamlığını kaybederek ışık geçirmez hale gelmesine katarakt denir. En sık sebebi yaşlılıktır. Tıpkı saçlarımızın beyazlaması gibi göz merceğimiz de yaşla birlikte şeffaflığını kaybeder ve görmemizde bozulmaya neden olur.
Kataraktın belirtileri zaman içinde gelişir ve genellikle aşağıdaki şekilde ortaya çıkar:
Kataraktın en belirgin belirtisi, görmenin bulanıklaşması veya donuklaşmasıdır. Nesneler net olarak görülemeyebilir ve bir perde veya sis tabakası gibi algılanabilir.
Katarakt, ışığı dağıtarak gözde parlamalara ve halkalara neden olabilir. Özellikle gece veya düşük ışık koşullarında araba farları, sokak lambaları veya güneş ışığı gibi kaynaklardan gelen ışıklar daha belirgin bir şekilde parlayabilir.
Katarakt ilerledikçe, renk algısı da değişebilir. Renkler solgun veya soluk görünebilir. Özellikle mavi ve mor tonları etkilenme eğilimindedir.
Katarakt, gece görüşünü etkileyebilir. Geceleyin nesneleri ayırt etmek veya düşük ışık koşullarında yolunuzu bulmak daha zor olabilir.
Katarakt bazen çift görme veya çift gölgelerin algılanmasına neden olabilir. Bu, tek bir nesnenin birden fazla şekilde görünmesine sebep olabilir.
Gelişmiş katarakt, görme alanında daralmaya neden olabilir. Yanlardan veya yukarıdan aşağıya doğru görme alanını kısıtlayabilir.
Katarakt, gözlük veya kontakt lens reçetelerinde sık sık değişiklik yapmayı gerektirebilir. Gözlükler artık net bir görme sağlamayabilir.
Yaş; genelde yaşlılık hastalığı olarak bilinir ve 60 yaş üstünde oldukça sık rastlanır.
Doğumsal; genetik hastalıklar annenin gebelikte kullandığı ilaçlar ve geçirmiş olduğu hastalıklar.
Travma; çocukluk ve erken yaşta görülen kataraktların en sık nedenidir.
Gözdeki diğer hastalıklar üveit glokom gibi
Metabolik hastalıklar diyabet gibi
Sistemik ve kas hastalıkları
İlaç kullanımı; damla ve ağızdan alınan kortizonlu ilaçlar, kemoterapötikler
Katarakt tedavisi cerrahidir. Gözlükle damla ya da ameliyatsız başka yöntemlerle tedavisi söz konusu değildir. Modern katarakt cerrahisinde saydamlığı kaybolmuş mercek alınarak yerine suni bir mercek yerleştirilir. Fakoemülsifikasyon ya da halk arasında bilinen ismi ile lazerle dikişsiz katarak ameliyatı günümüzde kullanılan en modern yöntemdir. Bu yöntemde gözde açılan yaklaşık üç mm’lik bir kesiden içeri girilerek cihazla göz merceği eritilerek dışarı alınır. Yerine katlanarak yaklaşık üç mm’lik bir kesiden geçebilen suni mercek konulur. Bu ameliyat yaklaşık 10 dakika sürmektedir. Anestezi göz çevresine yapılan bir enjeksiyon ile ya da iğne yapmadan sadece damlalarla sağlanmaktadır. (Özel durumlar hariç genel anesteziye yani narkoza ihtiyaç duyulmaz)
Günümüzde katarak cerrahisi FAKO tekniği ile altın standartlarına kavuşmuştur. Yapılan teknolojik araştırmalarda genelde göz içi mercekler (GİL) üzerine yoğunlaşmıştır.
Monofokal (Tek Odaklı) Lensler (GİL):
Ameliyat sonrası hasta uzağı görür, yakını görmesi için yakın gözlüğü verilir.
Trifojal (Üç Odaklı) Lensler:
Trifokal (üç odaklı) lenslerle hastalar yakın, orta ve uzak mesafeyi rahatlıkla görebilirler. Gözlük kullanımına ihtiyaç duymazlar.
EDOF Lensler:
Çeşitli nedenlerle trifokal lens takılamayan hastalara uyguladığımız merceklerdir. Yarı akıllı mercek olarak da bilinirler.
Trifokal mercekler ile;
Gözlüksüz yakın orta ve uzak mesafeyi görme konforu
Hem gece hem de gündüz mükemmel görme kalitesi
Renklerin daha net ve gerçek görünümü
Yüksek çözünürlükteki televizyonlarda olduğu gibi yüksek görme kalitesi avantajlarına hastalar sahip olurlar.
Trifokal lenslerin günümüzde yaygın bir kullanımı da gözlüklerinden kurtulmak isteyen 50-55 yaş üstü kataraktı olmayan hastalardır.